Akantosit: Çevrelerinde boyları ve sayıları değişken dikensi çıkıntılar taşıyan eritrosit.(esk. yun. acantha: diken). Splenektomiden sonra, hiposplenizmde, ağır karaciğer hastalığında (ing spur cell: mahmuz hücresi) görülebilir. Abetalipoproteinemide eritrositler akantosit biçimindedir. McLeod fenotipi’ nde (Kx Kell eritrosit antijeni yokluğu) ÇK’ da değişik oranlarda akantosit saptanır. Abetalipoproteinemi, korea-akantositoz, McLeod sendromu, vb gibi kalıtsal hareket bozuklukları ile giden hastalıklar nöroakantositoz başlığı altında toplanır. Yukardaki resimde ayrıca polikromazik eritrositlere dikkatinizi çekeriz.
Ekinosit: Burada akantositin aksine, eritrositin çevresinde eşit aralıklarla yerleşmiş, küçük, birbirine benzer boyda dikensi çıkıntılar söz konusudur. Deniz kestanesine benzetilerek ekinosit adı verilmiştir. Son evre böbrek yetersizliği ve ağır karaciğer yetesizliği anemilerinde görülebilir (ing burr cell; burr: bazı meyve tohumlarının dikenli kabuğu). Eritrositlerin bazı glikolitik enzim defektlerinde (örn piruvat kinaz eksikliği), malnütrisyonda benzer morfoloji tanımlanmıştır. Yaymaya bağlı bir artefakt da olabilir.